Sorularınız İçin Bizi Arayın:   +90 532 481 66 94

WhatsApp İletişim

logo
 

HAKSIZ YERE GÖZ ALTINA ALINAN VE TUTUKLANAN ŞÜPHELİ - SANIKLAR DEVLETE KARŞI MADDİ-MANEVİ TAZMİNAT DAVASI AÇABİLİR. - ADANA AVUKAT-

Kanun dışı yakalama ve tutuklama nedenleriyle yaşanılan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu 141- 144. Maddelerinde devlete karşı tazminat davası açma koşulları, süresi, görevli mahkeme ve ispat konuları düzenlenmiştir. 

Özellikle suç işlemediği halde yakalanarak göz altına alınan yahut tutuklanan şüpheli yahut sanıklar bu madde hükümleri uyarınca tazminat davası açmaktadır. 

Suç oranın yüksek olduğu Adana ilinde, vatandaşlarımız  sıklıkla haksız yere göz altına alınmakta ve tutuklanmaktadır. 

Bu nedenle iyi bir ceza ve tazminat avukatından hukuki destek almanız  gerekmektedir.

1.   TAZMİNAT HAKKI BULUNAN KİŞİLER

CMK MADDE 141/1 ‘e göre suç soruşturması veya kovuşturması sırasında;

a) Kanunlarda belirtilen koşullar dışında yakalanan, tutuklanan veya tutukluluğunun devamına karar verilen,

b) Kanuni gözaltı süresi içinde hâkim önüne çıkarılmayan,

c) Kanuni hakları hatırlatılmadan veya hatırlatılan haklarından yararlandırılma isteği yerine getirilmeden tutuklanan,

d) Kanuna uygun olarak tutuklandığı hâlde makul sürede yargılama mercii huzuruna çıkarılmayan ve bu süre içinde hakkında hüküm verilmeyen,

e) Kanuna uygun olarak yakalandıktan veya tutuklandıktan sonra haklarında kovuşturmaya yer olmadığına veya beraatlerine karar verilen,

f) Mahkûm olup da gözaltı ve tutuklulukta geçirdiği süreleri, hükümlülük sürelerinden fazla olan veya işlediği suç için kanunda öngörülen cezanın sadece para cezası olması nedeniyle zorunlu olarak bu cezayla cezalandırılan,

g) Yakalama veya tutuklama nedenleri ve haklarındaki suçlamalar kendilerine, yazıyla veya bunun hemen olanaklı bulunmadığı hâllerde sözle açıklanmayan,

h) Yakalanmaları veya tutuklanmaları yakınlarına bildirilmeyen,

i) Hakkındaki arama kararı ölçüsüz bir şekilde gerçekleştirilen,

j) Eşyasına veya diğer malvarlığı değerlerine, koşulları oluşmadığı halde elkonulan veya korunması için gerekli tedbirler alınmayan ya da eşyası veya diğer malvarlığı değerleri amaç dışı kullanılan veya zamanında geri verilmeyen,

k) Yakalama veya tutuklama işlemine karşı Kanunda öngörülen başvuru imkânlarından yararlandırılmayan,

Kişiler, maddi ve manevi her türlü zararlarını, Devletten isteyebilirler.

CMK 141/2: Birinci fıkranın (e) ve (f) bentlerinde belirtilen kararları veren merciler, ilgiliye tazminat hakları bulunduğunu bildirirler ve bu husus verilen karara geçirilir.

CMK 141/3: Birinci fıkrada yazan hâller dışında, suç soruşturması veya kovuşturması sırasında kişisel kusur, haksız fiil veya diğer sorumluluk hâlleri de dâhil olmak üzere hâkimler ve Cumhuriyet savcılarının verdikleri kararlar veya yaptıkları işlemler nedeniyle tazminat davaları ancak Devlet aleyhine açılabilir.

Haksız tutuklama nedeniyle tazminat davasında, “davalı” kısmına yazılacak kurum “Hazine Müsteşarlığı”dır.

2.   DAVA AÇMA SÜRESİ

CMK 142/1’ e göre, karar veya hükümlerin kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her hâlde karar veya hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde tazminat isteminde bulunulabilir.

3.   GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME

CMK 142/2’ye göre: “Dava, zarara uğrayanın oturduğu yer ağır ceza mahkemesinde ve eğer o yer ağır ceza mahkemesi tazminat konusu işlemle ilişkili ise ve aynı yerde başka bir ağır ceza dairesi yoksa, en yakın yer ağır ceza mahkemesinde karara bağlanır.”

4.   BAŞVURU VE YARGILAMA YÖNTEMİ

CMK 142/ 3: Tazminat isteminde bulunan kişinin dilekçesine, açık kimlik ve adresini, zarara uğradığı işlemin ve zararın nitelik ve niceliğini kaydetmesi ve bunların belgelerini eklemesi gereklidir.

CMK 142/ 4: Dilekçesindeki bilgi ve belgelerin yetersizliği durumunda mahkeme, eksikliğin bir ay içinde giderilmesini, aksi hâlde istemin reddedileceğini ilgiliye duyurur. Süresinde eksiği tamamlanmayan dilekçe, mahkemece, itiraz yolu açık olmak üzere reddolunur.

CMK 142/ 5: Mahkeme, dosyayı inceledikten sonra yeterliliğini belirlediği dilekçe ve eki belgelerin bir örneğini Devlet Hazinesinin kendi yargı çevresindeki temsilcisine tebliğ ederek, varsa beyan ve itirazlarını onbeş gün içinde yazılı olarak bildirmesini ister.

CMK 142/ 6: İstemin ve ispat belgelerinin değerlendirilmesinde ve tazminat hukukunun genel prensiplerine göre verilecek tazminat miktarının saptanmasında mahkeme gerekli gördüğü her türlü araştırmayı yapmaya veya hâkimlerinden birine yaptırmaya yetkilidir.

CMK 142/ 7: Mahkeme, kararını duruşmalı olarak verir. İstemde bulunan ile Hazine temsilcisi, açıklamalı çağrı kâğıdı tebliğine rağmen gelmezlerse, yokluklarında karar verilebilir.

CMK 142/ 8: Karara karşı, istemde bulunan, Cumhuriyet savcısı veya Hazine temsilcisi, istinaf yoluna başvurabilir; inceleme öncelikle ve ivedilikle yapılır.

5. TAZMİNAT İSTEYMEYECEK KİŞİLER

MADDE 144 - (1) Kanuna uygun olarak yakalanan veya tutuklanan kişilerden aşağıda belirtilenler tazminat isteyemezler:

a) (MÜLGA BENT RGT: 30.04.2013 RG NO: 28633 KANUN NO: 6459/18) (KOD 1)

b) Tazminata hak kazanmadığı hâlde, sonradan yürürlüğe giren ve lehte düzenlemeler getiren kanun gereği, durumları tazminat istemeye uygun hâle dönüşenler.

c) Genel veya özel af, şikâyetten vazgeçme, uzlaşma gibi nedenlerle hakkında kovuşturmaya yer olmadığına veya davanın düşmesine karar verilen veya kamu davası geçici olarak durdurulan veya kamu davası ertelenen veya düşürülenler.

d) Kusur yeteneğinin bulunmaması nedeniyle hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilenler.

e) Adli makamlar huzurunda gerçek dışı beyanla suç işlediğini veya suça katıldığını bildirerek gözaltına alınmasına veya tutuklanmasına neden olanlar.

 6. TAZMİNAT İSTEKLERİ


A.MADDİ TAZMİNAT

Haksız tutuklanan davacının isteyebileceği maddi tazminat hususları şunlar olabilir:

a) Tutuklu kaldığı sürede çalışamamaktan ve işyerinin kapalı kalmasından dolayı kazanç kayıpları;
b) Uzun süreli tutuklanma nedeniyle işten çıkarılmışsa, işverenden alamadığı ücret, ikramiye ve sosyal yardımlar ile yoksun kaldığı kıdem tazminatı;
c) Haksız tutuklanan kişinin herhangi bir işi ve kazancı olmasa bile, tutuklu kaldığı süreye göre asgari ücretten hesaplanacak tazminatı;
d) Ceza mahkemesinde avukatla temsil edilmişse, avukata ödediği vekalet ücreti
e) Tutuklu kaldığı sürede cezaevinde yaptığı masraflar;
f) Maddi anlamda “her türlü zararları” istenebilecektir.

 

Haksız tutuklamaya konu ceza dosyası için vekalet ücretini de talep edebilmek için tazminat talebinden önce düzenlenmiş vekalet ücret sözleşmesi ibraz edilmesi gerekmektedir.

Haksız tutuklama nedeniyle açılan tazminat davalarında, reddolunan maddi ve manevi tazminat için hazine vekiline karşı vekalet ücreti takdir edilmemektedir.

 Ayrıca belirtilen tazminat miktarıyla orantılı şekilde bir harç yatırılmamaktadır.

B. MANEVİ TAZMİNAT

 Manevi tazminat, haksız tutuklama nedeniyle kişide oluşan üzüntü, elem, ızdırabın, psikolojik ve ruhsal çöküntülerin bir nebze olsun hafifletilmesi veya haksız uygulamanın kişi üzerindeki olumsuz etkilerinin giderilmesi amacıyla söz konusu davada haklı olarak istenebilecektir.
Manevi tazminatın herhangi bir ölçüsü olmadığından; kişinin işine, mesleğine, toplum içindeki saygınlığına, aile bireylerinin durumuna ve tutuklu kaldığı süreye göre belirlenmek gerekir. Manevi tazminat konusunda Yargıtay kararlarına bakarsak,

Yargıtay CGK.06.04.2004, E.2004/9-70 K.2004/83 K. Nolu kararına göre:
Kanun Dışı Yakalanan veya Tutuklanan Kimselere Tazminat Verilmesi Hakkındaki 466 Sayılı Yasa'ya göre davacı-sanık lehine manevi tazminat belirlenirken dikkate alınması gereken en temel ölçülerden biri ne kadar süre ile haksız olarak gözetim ve tutuklulukta geçirdiğidir.

Yargıtay 11.CD.16.03.2005,2004/4610-2005/1116 K. Nolu kararına göre:

466 Sayılı Yasaya göre manevi tazminat talebinde bulunan davacı hakkında, objektif bir kriter olmamakla birlikte hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumuna hal ve mevkiin icabına, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar gözetilmek suretiyle, zenginleşme sonucu doğurmayacak şekilde hak ve mesafet kurallarına uygun makul ve makbul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekir. 

Yargıtay 1.CD.21.03.2006, 2005/1960-2006/867 K. Nolu kararına göre:
Davacının tutuklu kaldığı süreye öğrenci olup okuluna devam edememesine göre, hak ve nesafet kurallarına uygun makul bir miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle düşük miktarda tazminatın hüküm altına alınması doğur bulunmamıştır.

7- FAİZ İSTEMİ

Faiz ile ilgili kararları inceleyecek olursak,

Yargıtay 1.CD.15.03.2005, 2004/9786-2005/1113 K. Nolu kararına göre:

Anayasa’nın 19/son maddesi uyarınca "Zararın, tazminat hukukunun genel prensiplerine göre Devletçe ödeneceğinin" belirtilmesi karşısında talep üzerine faize hükmedileceği gözetilmeyerek yazılı şekilde karar verilmesi yasaya aykırıdır. 


Yargıtay CGK.20.09.2005,E.2005/1-88 K.2005/98 K. Nolu kararına göre:

Haksız tutuklama nedeniyle 466 sayılı Yasa uyarınca hükmedilen maddi ve manevi tazminatlara, sorumluluk hukukunda faiz zarar kapsamına dâhil olduğundan ve istem halinde zararı doğuran fiil ya da işlem gününden başlayarak faizin hükme bağlanması zorunlu bulunduğundan, ayrıca faize hükmedilmesini yasaklayıcı bir kural bulunmadığından, istem halinde yasal faiz yürütülmelidir. 

Yargıtay 5.CD.05.10.2006, 2004/9217-2006/7662 K. Nolu kararına göre:
466 sayılı Kanun uyarınca tazminat talebinde bulunan davacı yararına dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekir. 

8- ISLAH
Islah ile ilgili Yargıtay 9.CD.09.06.2009,2007/8967-2009/6862 K. Nolu kararına göre:
Haksız tutuklamadan doğan maddi ve manevi zararın giderilmesi istemini içeren dava dilekçesinde faiz talebinde bulunulmaması halinde, sonradan "ıslah" suretiyle bu hususta sözlü veya yazılı talepte bulunulması mümkündür. 

 9- TAZMİNATIN GERİ ALINMASI

MADDE 143 - (1) Kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararı sonradan kaldırılarak, hakkında kamu davası açılan ve mahkûm edilenlerle, yargılamanın aleyhte yenilenmesiyle beraat kararı kaldırılıp mahkûm edilenlere ödenmiş tazminatların mahkûmiyet süresine ilişkin kısmı, Cumhuriyet savcısının yazılı istemi ile aynı mahkemeden alınacak kararla kamu alacaklarının tahsiline ilişkin mevzuat hükümleri uygulanarak geri alınır. Bu karara itiraz edilebilir.

(2) (MÜLGA FIKRA RGT: 28.06.2014 RG NO: 29044 KANUN NO: 6545/103)

(3) İftira konusunu oluşturan suç veya yalan tanıklık nedeniyle gözaltına alınma ve tutuklama halinde; Devlet, iftira eden veya yalan tanıklıkta bulunan kişiye de rücu eder.

(4) Devlet, ödediği tazminattan dolayı görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanan hâkimler ve Cumhuriyet savcılarına bir yıl içinde rücu eder.


Özellikle suç oranın yüksek olduğu Adana ilinde, vatandaşlarımız  sıklıkla haksız yere göz altına alınmakta ve tutuklanmaktadır. 

Bu nedenle iyi bir ceza ve tazminat avukatından hukuki destek almanız  gerekmektedir.

Ayrıntılı Bilgi İçin İletişime Geçebilirsiniz.

 0532 481 66 94