Sorularınız İçin Bizi Arayın:   +90 532 481 66 94

WhatsApp İletişim

logo
 

Trafik Kazası Nedeniyle Tazminat Davası

Büyük çoğunluğu sürücü hataları ve araçlardaki donanım eksikliği olan ve ülkemizde binlerce insanın yaralanmasına, sakatlanmasına ya da hayatını kaybetmesine yol açan trafik kazaları sonucunda aynı zamanda yüksek miktarlarda maddi hasarlar meydana gelmektedir. Ülkemizde 2017 senesinde TÜİK verilerine göre 182 bin 669 adet ölümlü yaralanmalı olmak üzere 1 milyon 202 bin 716 adet trafik kazası meydana geldi. Bu kazalarda toplam 7 bin 427 kişi hayatını kaybetti. Yine bu kazaların %89,9’u sürücü kusurları sonucunda meydana geldi. Bizde bu makalemizde ülkemizde en yaygın hukuki sorunlardan biri olan trafik kazası tazminat davası ve bu davanın nasıl şekillendiğini anlatmaya çalıştık.

Borçlar Kanununda Tazminat

Tazminat davalarının açılabilmesinin hukuki gerekçesi Borçlar Kanunun da haksız fiilin düzenlendiği m.49’da ‘Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar verende, bu zararı gidermekle yükümlüdür.’ Kanunda belirtildiği üzere bir kişi kusurlu ve hukuka aykırı bir eylemle başkasına zarar verirse bu zararın tazmininden sorumludur.

Trafik Kazası Tazminat Davası

Eğer trafik kazası yaralanmayla sonuçlanmışsa yaralanan kişi maddi ve manevi tazminat davası açabilir. Yaralanan kişi yaralanması nedeniyle uğradığı iş gücü kaybı nedeniyle örneğin bir futbolcunun trafik kazası sonucunda ayağını kırması sonucunda maddi tazminat davası, kaza nedeniyle yaşadığı kendi ve yakınlarının yaşadığı üzüntü nedeniyle manevi tazminat talep edebilir. Yaralanan kişinin yakınlarının manevi tazminat talep edebilmesi için yaralanmanın ağır olması gereklidir. Burada ağır olmasından kasıt kişinin bir organını veya duyusunu kaybetmesi olarak kabul edilmiştir. Örneğin ayağı kırılan futbolcunun sinirlerinin zarar görmesi nedeniyle kötürüm kalması gibi durumlar.

Trafik kazaları sonucunda ortaya çıkan en ağır sonuç olan ölümlü kazalarda, ölen kişinin yardımını alan herkes maddi ve manevi tazminat davası açabilir örneğin ölen futbolcunun nişanlısı, burs verdiği yeğeni, burs verdiği öğrenciler gibi. Bu durumda tazminata karar verilebilmesi için ölen kişiden maddi destek alındığının ispatı şarttır. Bu destekten yoksun kalanların alacakları tazminata destekten yoksun kalma tazminatı denilmektedir.

Yukarıda anlattığımız kişiler dava açabilecek kişilerdi şimdi ise dava açılabilecek kişileri inceleyeceğiz. Bilindiği üzere tazminat davasının dayanağı haksız fiil sorumluluğudur. Bu sorumluluk sonucunda sürücüye (kaza sırasında aracı kullanan kişi), aracın sahibine (aracın ruhsatı üzerine olan kişi), aracı işletene (örneğin bir firmaya ait servis aracının karıştığı kazada), sigorta şirketine (kasko, trafik sigortası gibi sigortaları yapan şirket) dava açılabilir.

 

Eğer trafik kazası yaralanmalı ya da ölümlü ise açılacak tazminat davasında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Aynı zamanda dava trafik sigortasını yapan şirkete açılacaksa burada Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir. Yaralanmalı ya da ölümlü trafik kazalarında birden çok yetkili mahkeme vardır. Bunlardan ilki davalının veya davacının ikametgahının bulunduğu yerdeki mahkemelerde, ikincisi kazanın meydana geldiği yer mahkemesinde, üçüncü ise sigorta şirketinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabilir. Örneğin merkezi İstanbul, Maltepe’de bulunan X sigorta şirketine karşı İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesinde maddi ve/veya manevi tazminat davası açılabilir.